top of page
Yazarın fotoğrafıDenizCan

Derslerde Başarılı Olmak Ya Da Olmamak, Tüm Mesele Bu Mu?

Çocuğunuzun hayata hazırlandığı ve geleceğini belirlediği eğitim hayatına yaklaşımınız ve sizin hayatla ilgili çıkarımlarınız, yorumlarınız ve düşünceleriniz çocuğunuzun da bakış açısında oldukça etkili. Her ebeveyn bunun farkındalığı ile çocuğa yaklaşır.

Bazı zamanlarda ise yaşamla ilgili bize öğretilmiş olanlar devreye girer.


Bazı zamanlarda ise bizim yaşama yaklaşımımız çocuğumuzun algısında olumsuz etkiler yaratır. Bu nedenle bir ebeveyn olarak bazı kavramlara yüklediğiniz anlamlar üzerinde durup düşünmek gerekebilir.




Bunlardan birisi ise “başarı” kavramıdır. Başarı kavramımızı belirleyen aslında hayatı algılayış biçimimizdir. Bugünün ergenlerine ebeveynlik yapan anne babaların çoğu rekabet, yoksulluk ve kültürel bozulmanın içinden geçmiş ebeveynler.


Ülkemizin 80’li yıllarda yaşamaya başladığı değişimin kültürel bozulma ile 90’larda tepe noktasına çıktığına tanık olduk. Aslında bugün yaşadıklarımızda daha çok o dönem yaşadıklarımızın sonucunu.


Ülkenin hızla serbest piyasa koşullarına geçmesi eğitimde artan özelleşmeyi ve aynı zamanda da rekabetçiliği ortaya çıkardı. Bunların en başında da sınav başarısına dayalı eğitim modelinin giderek yayılması oldu. Bugün hala bu süreç devam ediyor.


Eğitim sisteminin sürekli değiştirilmesi ve bir temel öğrenme modeline oturtulamamasının yarattığı kargaşa hala devam ediyor.

Eğitim sisteminin yapısı 90’lı yıllarda değiştirilmeye çalışıldı. Bu çalışmalar sırasında sanki dünyanın en büyük işi iyi bir üniversite kazanmak, yüksek puanlı bir mezuniyet gibi algılanmaya başladı.



Yaşadığımız yıllar bize gösterdi ki, iyi bir üniversiteyi kazanmak ve mezun olmak ne iş başarısı sağlıyor ne de hayatta mutlu olma şansının tamamını bize veriyor. Bir süre sonra bunların yeterli olmadığını fark edince birden çok dil öğrenme, yüksek lisans yaparak daha üste bir yerde alma çabası girdi hayatlarımıza. Bir şekilde bugünün ebeveynleri kendilerine anlatılan olmasa da hayallerinin yaşamı olmasa da bir hayat düzeni kurdu ve yaşıyor. Ve o günün sarsıntılardan geçmiş olan kişilerin büyük çoğunluğu şu anda ergenlik döneminde olan çocuklara ebeveynlik yapıyorlar.


Tam da burada durup düşünülmesi gereken kavram “başarı” nedir olmalı.


Bir ebeveyn gerçekçi olarak şu sorulara yanıt vermelidir:

Şayet çok yüksek puanla bir üniversiteye girip mezun olsaydım şu an için çok daha yüksek bir gelir seviyesine ve yaşam doyumuna ulaşmış olur muydum?


Yüksek puanlı ve tercih edilen bir bölümü bitirmek benim iş bulmam konusunda bana ne kadar avantaj sağladı?

Ailem beni sürekli olarak ders başarısı için zorlamasaydı ben hangi yeteneklerimi ortaya çıkarırdım?


Lise ve üniversite yıllarımda hayalini kurduğum hayatı yaşıyor muyum? Tam olarak istediğim hayatın içinde değilsem istediğim hayattan beni uzaklaştıran tercihlerim nelerdir?


Diyelim ki, çok yüksek kazanç ve süper kariyer sağlayan bir duruma geldiniz. O zaman şunları sorun:


Şu anki hayatımda duygusal doyumum ne düzeyde? Kendimi ne kadar mutlu hissediyorum?


Herhangi bir sorun yaşadığımda yanı başımda sevdiğim arkadaşlarım, dostlarım oluyor mu?

Tüm bu sorulara olumlu yanıtlar veriyorsanız çocuklarına derslerinde başarılı olmasının hayatının yegane mutluluk kaynağı olduğunu anlatabilirsiniz. Hatta onları arkadaşlarının, tanıdıklarının kuyusunu kazma konusunda da ikna edebilirsiniz. Ama o zaman lütfen bugünkü yaşam koşullarından, enflasyondan, artan yoksulluktan şikayet etmeyin. Bunların mutluluk ve doyumu yüksek bir yaşam getirdiğine inanıyorsanız insanların kötü olduğundan, birbirine destek olmadığından yakınmayınız. Bir arkadaşınızın sizi geçmek için size attığı kazığın sorumlusu haline getirmeyiniz.


Bir yetişkin olarak sizin tercihleriniz ve yaşam içinde duruşunuz çevrenizi ve ilişkilerinizi belirler. Etkiye karşılık tepki fiziğin en basit kuralıdır. Tabii, bu o şaşalı eğitim hayatınızda size öğretilmiştir diye umuyorum ve siz zaten bunu biliyorsunuzdur.

Şayet içinden geçtiğimiz süreçte bir şeylerin yanlış gittiğinin farkındaysanız da, insan kimliğinin her zaman sevgi, aidiyet ve kalıcı duygusal ilişkilerden beslendiğini görüp öğrenmişsiniz demektir.


Bu anlamda çocuğunuza öğreteceğiniz başarı kavramının ve ondan beklediğiniz başarının ne olması gerektiği konusunda açık bir zihne sahip olmanızı dilerim. Bu sadece başarı ile de ilgili bir şey değildir. Bu aynı zamanda çocuğunuzun tüm ilişkilerinden beklediğiniz doyum ile ilgilidir.


Belki de başarı mutlu olabilmek. Mutlu olacağın koşulları seçebilmek ve bu koşulları yaşayabilmektir.

Belki de başarı sağlıklı yaşamak. Hem duygusal hem fiziksel sağlık için iyi ve güzel seçimler yapabilmektir.


Belki de başarı hayatı bir bütün olarak sürekliliği olan biçimde yaşamaktır.


Mutluluğun tek bir formülü olmadığını anımsamanız çocuğunuz için oldukça yapıcı bir etki sağlayacaktır. Bazen siz başarıya, kariyere çok büyük anlamlar yüklemezsiniz fakat çocuğunuz için onun içinde eksik kalan bir yanı tamamlayacak bir alan yaratıyordur. Bu anlamda o zaman onu kısıtlamaktan vazgeçmelisiniz.


Benzer şekilde ders başarısı önemli değil diyerek çocuğunuzu başka alanlarda başarılı olmaya zorlamak da zararlıdır.


Burada geliştirebileceğiniz en sağlıklı tutum çocuğunuzun seçim ve beklentisine saygı duymak olacaktır.


Gözden Kaçmasın:



Ücretsiz abone olarak bireysel, ilişki, çift ve aile danışmanlığı konusunda yayınlanan her yazı için kısa bir mail alabilirsiniz.




Deniz Can kimdir?


Sitede yayınlanan yazıların yazarı.


Bireysel & İlişki & Aile Danışmanı.


Uzman Sosyolog.



Deniz Can'ın yayınlarını dinleyebileceğiniz platformlar:






Danışmanlık hizmetlerinden yararlanmak için denizcan@canakademisi adresine mail gönderebilir ya da 553 059 58 57 numaralı telefondan iletişime geçebilirsiniz.



YASAL UYARI: Sayfada yer alan sağlık ile ilgili bilgiler yalnızca eğitim amaçlıdır ve bir sağlık uzmanı tarafından uygulanan tıbbi tedavinin yerini alması amaçlanmamıştır. Bilgilerin okuyucunun durumuna uygunluğunu belirlemek için mutlaka uzmana danışılmalıdır. Bu sitede yer alan yazıların tümü bana ait olup telif hakkı yasası ile korunmaktadır.



Opmerkingen


bottom of page